6 Ağustos 2010 Cuma

konuş..yoksa ruhun sessizliğe karışır


hava gri, sıcak ve yapış yapıştı. ağırlığı insanı yoruyordu her saniye..
intihar düşüncesini getiriyordu kızın aklına sürekli. ölmek isteyip istemediğini düşündü bir süre. zihninde ölümden çok, kaçıp gitmek gibi bir tınısı olduğuna karar verdi intihar kelimesinin. ama yine de üstüne düşünmekten alamadı kendini. ölümün karşılığı da mı aynıydı yoksa?
bazı günler ölüm korkusuyla dolarken içi, bu gibi günlerde neden hissizleşiyordu ona karşı?
'kimse onu arayamaz, şu an annesini kaybetti' dedi kadın..
herkes sustu.
'kimse onu arayamaz, şu an annesini kaybetti' diye tekrar etti kız içinden. son iki kelime vurgulu ve yüksek tonda çınladı kafasında.
havadaki ağırlığı düşündü, topraktaki nemi, gözyaşlarını..
ve bembeyaz çarşafların içinde yavaşça soğuyan bir beden geldi gözlerinin önüne. tanıdık bir bileği saran elini gördü. kendi ısısıyla orada tutmak istediği o ruhu hissetmeye çalıştı bir kez daha.
kalbi önce iyice büzüşüp küçüldü, sert minicik bi cevize döndü sanki. sonra şişip büyümeye başladı, önce kendi çeperini sonra da göğüs kafesini yırtıp çıkacakmış gibi geldi kıza.
'çok zor' dedi sonunda.
çok zor.

2 yorum:

  1. ...herkesin çekip gitme hakkı vardır.
    not: giderken kendinizi yanınıza almayınız
    :)

    YanıtlaSil
  2. ah bu beni benden alsalar,
    salar koklerimi yasarim zaten oldugum yerde:)

    YanıtlaSil