30 Mayıs 2010 Pazar

pöti kahvalti

artik yaz geldi ya, eve giresim gelmiyor.
acik havada olayimda ne yaparsam yapayim kafasindayim yine. kendimi biraz biliyosam bu boyle 3-4 ay gider.
bugun yine spor cikisi eve girmemek icin turlu bahaneler ureterek istiklalde yuruyordum. once istiklalin sonuna dogru -neredeyse tunelde- acilan, gecen gun farkettigim salataci geldi aklima. hem bayyaaa da uzak, guzel olur gidip bi salata yiyim dedim. o niyetle asagi dogru salinirken, adini hala bilmedigim, istiklalden siraselvilere cikan, hani su bissuru cin/japon lokantalarinin oldugu sokaga cekiliverdim. cok severim o sokagi, arada bir gecesim gelir:)
yolumu epey saptiracagi kesin olan bu sokaga girerken icten ice salata yemekten vaz gecmis oldugumu anlamistim zaten.
tam sokagin siraselviler cikisina yaklasmistim ki 10 metre geride gordugum 'pöti kahvalti kafe' ye girip kahvalti etmek istedigimi farkettim. hemmen dondum tabi geri.
iceri girdigimde 7-8 kisilik bir kadin guruhu ve 2 amca uzun uzun bana baktilar. mekanin sahibini algilamak icin epey bakindim ama son derece israrci ve gulumseme dolu bakiyordu her biri. sonunda saatin aksamustu 16:45 civarinda olusundan huzursuz, sikilarak 'pardon, hala kahvalti var mi? ' diye sordum icerideki kalabaliga.
'tabii tabii'... 'ahmeet, bir bakin oglum' .... 'buyrun buyrun siz soyle oturun' seklinde her kafadan bir sesle, secilen masaya oturtuldum.
amcalar 'e hadi hadi biz gidelim' diyerek ortamdan 3-4 teyzeyle beraber ciktilar. tanimadigim birinin evine gitmiscesine huzursuz, saskin bekledim. sonra ahmet oldugunu sandigim bey gelip beni selamladi ve menuyu getirdi. iceri de kalan 3 teyze sirayla hosgeldin merasimini tekrarladiktan sonra, yine sirayla kusura bakmayin acilisimiz vardi da gibi laflar ettiler.
mekanin ilk musterisi oldugumu idrak edince panik dalgasinin nedenini cozerek rahatladim hatta bi sevindim niyeyse:)
teyzelerden tontis olan Ahmet'in annesiymis, eski gumruk muduresiymis kendisi, Ahmet'te muhendismis aslinda ama isi gucu birakip bi arkadasiyla beraber burayi acmislar.
deniz baykalin sex goruntulerini, bill clinton-monika levinsky ornegi ile karsilastirarak siyasetcilerin cok bozuldugu sonucuna ulasan teyze ise gazeteciymis efem..
aile sicakliginda bir aksamustu kahvaltisi yapmayali epey olmus:)
ayrica kahvalti tabagi ile gelen 'yunan biberi' isimli zeytinyagli biber karisimi pek lezizdi.
Ahmet ve ortagina hayirli olsun der, tontis annesinin yanaklarindan operim.

7 Mayıs 2010 Cuma

veda valsi


artık veda et şen izci, sen arkadaşına
gidiyorsun iştirak et, veda valsine...

bu ateş ile kampımız sona eriyor,
gelecek sene kamp yine bizi bekliyor..

marşıyla ağladığım kamp ateşlerini hatırladım:)